Türkiye, tarihi İpek Yolu üzerindeki stratejik konumu sayesinde yüzyıllar boyunca ticaretin merkezi olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu döneminde, İstanbul dünyanın en önemli ticaret merkezlerinden biri haline gelmiş, Avrupa ve Asya arasında köprü görevi görmüştür.
19. yüzyılda modernleşme hareketleriyle birlikte, ticaret yapısı da değişmeye başlamıştır. Cumhuriyet'in ilanıyla beraber, ekonomik bağımsızlık hedefiyle yerli üretim ve sanayi hamlelerine hız verilmiştir. 1980'lerden sonra dışa açılma politikalarıyla birlikte ihracat odaklı büyüme stratejisi benimsenmiştir.
Günümüzde Türkiye, G20 üyesi olarak dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer almakta ve küresel ticarette önemli bir aktör olarak konumunu güçlendirmektedir. Doğal kaynaklar, tarım ürünleri, tekstil, otomotiv ve hizmet sektörlerindeki ihracat potansiyeli, ekonomik kalkınmanın temel dinamiklerini oluşturmaktadır.
Cumhuriyet'in İlanı
Ekonomik bağımsızlık ve kalkınma hedefleri doğrultusunda yeni ticaret politikaları belirlendi.
Avrupa Ekonomik Topluluğu ile Ortaklık
Türkiye'nin uluslararası ticarette yeni bir döneme adım atması.
Dışa Açılma Politikaları
İhracata dayalı büyüme stratejisi ve liberal ekonomi politikaları.
Gümrük Birliği
AB ile Gümrük Birliği anlaşması ile ticaret hacminde artış.
Günümüz
Dijital dönüşüm ve sürdürülebilir ticaret stratejileri ile küresel rekabette yeni hedefler.
